Navigasyon Uyarıyor Ama Ceza Yiyorsun: Kiralık Araçla Trafik Tuzaklarına Dikkat!

Yola çıkarken çoğumuzun ilk yaptığı şey navigasyon uygulamasını açmak oluyor. Google Maps, Yandex Navigasyon gibi uygulamalar; radar, hız sınırı, trafik kamerası ve yol durumu gibi birçok bilgiyi kullanıcılarla paylaşıyor. Bu da özellikle bilmediğimiz yollarda bize büyük bir kolaylık sağlıyor. Ancak ne yazık ki bu uygulamalar her zaman doğru, güncel ya da güvenilir olmayabiliyor. Bu durum, özellikle kiralık araç kullananlar için ciddi bir riske dönüşebiliyor. Çünkü küçük bir dikkatsizlik, büyük bir cezaya ve hatta kiralama firmasıyla yaşanabilecek sorunlara neden olabilir.

Navigasyonun gösterdiği hız sınırı ile yoldaki fiziksel tabela arasında fark varsa ve sen uygulamaya güvenip hızını arttırırsan, EDS (Elektronik Denetleme Sistemi) ya da radar sistemi seni kolayca yakalayabilir. Çünkü trafik denetim sistemleri, navigasyonun değil tabelaların söylediğine göre çalışır. Yani uygulama seni uyarmazsa bile, hız sınırını aştığın anda cezayı yersin. Ve ne yazık ki "navigasyon böyle gösteriyordu" savunması da hiçbir işe yaramaz.

Bazı bölgelerde sürücüleri hazırlıksız yakalamak için konumlandırılmış radarlar ya da ani hız düşüşü tabelaları tam anlamıyla tuzak gibidir. Özellikle şehir girişlerinde, yokuş aşağı yollarda ya da yol çalışması sonrası aniden değişen hız sınırlarında bu durum daha sık görülür. Navigasyon ise çoğu zaman bu ani değişiklikleri algılayamaz. İşte bu yüzden, sırf navigasyon uyarı vermedi diye hızını koruyan ya da arttıran sürücüler cezadan kaçamaz.

Kendi aracında ceza yediğinde işler görece daha kolaydır. Ancak bu bir kiralık araç olduğunda süreç daha sancılı hale gelir. Çünkü ceza plakaya yazılır ve bu plaka kiralama firmasına aittir. Firma ise bu cezayı doğrudan sana yansıtır. Çoğu firma ayrıca bir de “ceza işlem bedeli” adı altında ek ücret talep eder. Bu da demektir ki sadece bir hız ihlali yüzünden, hem devletten hem firmadan iki ayrı maliyetle karşı karşıya kalabilirsin. Hele ki uzun yol yapıyorsan, bu tür durumlar tatilini ya da seyahatini kabusa çevirebilir.

İşte bu yüzden, navigasyon uygulamaları asla tek başına bir rehber olarak görülmemeli. Elbette çok büyük bir kolaylık, özellikle bilmediğin bir şehirde yolunu bulmak için paha biçilemez. Ama yön konusunda seni götürebilir; hız sınırları, radar yerleri, yol çalışmalarında ise bazen seni yanıltabilir. Bu noktada fiziksel trafik tabelaları her zaman esas alınmalı. Ne diyorsa o! Çünkü EDS sistemleri tabelaları baz alır, senin ekranına ne yansıdığıyla ilgilenmez. Özellikle kiralık araçla seyahat ediyorsan, dikkat iki kat daha önemli hale gelir. Çünkü hata affedilmez, maliyeti yüksek olur.

Sonuç olarak, "navigasyon söyledi, ben yaptım" demek seni ne cezadan ne firmayla yaşayacağın sorundan kurtarmaz. En doğrusu, navigasyonu sadece bir yardımcı olarak görmek, ama asıl dikkatini her zaman yoldaki tabelalara ve işaretlere vermek. Yol senin, sorumluluk da senin. Özellikle kiralık araçla yoldaysan, iki kere düşün, bir kere gaza bas.